Süleyman Namlı

Süleyman Namlı

Mail: suleymannamli@hotmail.com

UNUTMADIK ÖĞRETMENİM  YOKSA UNUTTUK MU?

UNUTMADIK ÖĞRETMENİM  YOKSA UNUTTUK MU?

Bugün hepimiz için çok önemli bir gün aslında.. Bizleri hayata hazırlayan öğretmenlerimizin hatırlandığı bir gün..Benim için daha önemli bir gün...Çünkü henüz daha ilkokula giderken bir öğretmenin doğuda hainlerce öldürülmesini öğrenen ve bu acıyı belki de o yıllarda yaşayan birisiyim. Küçücük köy okulunda sıraya dizilip Andımız ve İstiklal Marşı'nı söyledikten sonra öldürüldüğü söylendi bizlere güzel öğretmenin.. Köyümden çıkan, zar zor okuyan, minik bedenleri hayata hazırlamak için kendini geliştiren birisiydi. Nuriye AK..

1968 yılında Gelibolu ilçesi Bolayır beldesinde hayata gözlerini açtığında belki de bu kadar hainin bu sınırlar içerinde hala nasıl barınabildiğini bilmiyordu. İlk ve orta öğrenimini Gelibolu'da tamamlayan, Nuriye öğretmen çevresinde sayılan sevilen birisiydi. Daha sonra İzmir Yatılı Kız lisesinde okuyan güzel öğretmen'in yolu Yüksek öğrenim için Balıkesir Necatibey Eğitim Fakültesine düştü. Biyoloji bölümünden mezun olan çiçeği burnunda öğretmen Nuriye Ak, çalışkanlığı, güler yüzlüğü ve cana yakınlığı ile çevresince çok seviliyordu.

Her satırında içimden bir şeyler koparak yazıyorum. Aslında yıllardır yazmak istediğim bu satırlar öğretmenler gününde sanki daha bir anlam kazandı. Benim öğretmenim değildi belki.. Ne kadar olmasını istesem de o güzel yüzlü ve yüreği öğrencilerine bir iki harf öğretmek için yanan Nuriye Öğretmenin tayini Diyarbakır'a çıkmıştı. Orada okumaya aç beyinleri hayata hazırlamakla görevlendirilmişti. Vatanın her köşesi bizim, her yerde öğretmenlik yaparım, hatta oralarda daha iyi yaparım diyordu. Diyarbakır'a tayini çıktığında tarihler 24 Temmuz 1992'yi gösteriyordu. Diyarbakır merkeze bağlı Buçuktepe İlköğretim okulunda göreve başlamıştı. İzmir Kız lisesinde ki arkadaşlarının deyimiyle Yalın yüreği, içtenliği, güler yüzlü hali, vatanseverliği, çalışkanlığı ile ön plana çıkan Nuriye öğretmen, hayallerini kurduğu mesleğini icra ediyordu.

Aslında her şey buraya kadar güzeldi. Keşke hep böyle güzel devam etseydim yazıma.. Tarihler 2016'yı gösterdiğinde yılın öğretmeni Nuriye Ak oldu deseydim. Hababam Sınıfından öğrendiğimiz binlerce öğrenciyi hayata hazırlayan Mahmut hoca gibi, Nuriye öğretmen içinde benzer şeyler yazsaydım. Ama ne mümkün daha 15 temmuzda şahit olduğumuz hainlikler o günde vardı. Vatana sanki hainlik yapmak için zaman kollayan, sevmeyen ama her daim Anadolu'da yaşayan asalak sürüleri.. işte onlardan bir kaçı 11 Haziran 1993'te puslu bir Diyarbakır gecesinde lojmana saldırdı. Çiçeği burnunda öğretmen Nuriye Ak'ı oturduğu lojmanda şehit ettiler. Aynı lojmanda kalan bir diğer bayan öğretmende Malatyalı Elif Livandı. Hainler lojmana saldırmış çiçeği burnunda iki güzel öğretmeni hayattan koparmışlardı.

1993 yılında daha bir çok öğretmen şehit edildi. Benim içime dokunan en çok dokunan ise buydu. Şehit öğretmenin cenazesini köy mezarlığına taşıyan kalabalığın arasında henüz bir ilkokul öğrencisi olarak karışmıştım. O yıllarda anlayamadığım tarif edilmez acıyı her 24 Kasımda yüreğimde hissediyorum. Köy okulunun bahçesinde hala Şehit Nuriye Ak'ın ismini taşıyan bir çeşmede bulunuyor. Devletimiz daha sonra yaklaşık 5 okula buna Nuriye Ak'ın köyü olan Bolayır'da dahil olmak üzere Şehit Nuriye Ak ismini verdi. Şehit Nuriye Ak, için her yıl 11 haziranda mezarı başında dualar edilir. 24 Kasımda mezarına çiçekler bırakılır. 

Öğretmenler Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün de dediği gibi "Yeni nesil sizin Eseriniz olacaktır" cümlesiyle özdeşleşmiştir. Hz Ali'nin "bana bir harf öğretenin 40 yıl kölesi olurum" sözü de öğretmenlik mesleğini anlatmaya yeterde artar bile.. Peki Türkiye Cumhuriyetinde yaşayan bizler, öğretmenlere ne kadar önem veriyoruz. En azından Şehit öğretmenlerimizi hatırlıyor muyuz. Doğuya gözünü kırpmadan giden, görev aşkıyla yanıp tutuşan öğretmenleri hangi öğretmenler gününde hatırlıyoruz. Kaçımız Şehit Nuriye AK'ı hatırlıyor, kaçımız Malatyalı Elif Livan'ı hatırlıyor. Kaçımız unuttu onları. Unutmadık demeyi, süslü cümlelerle anlatıyoruz. Yine de her şeye rağmen 
Unutmadık sizleri öğretmenim, yoksa unuttuk mu?
Unutursak kızmayın öğretmenim, biz hala sizin eğittiğiniz vatanını seven çocuklarız...

Süleyman NAMLI
24 KASIM 2016

Facebook Yorum

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar